Güncel

4. yargı paketi ile istismar ve şiddetin önü açılıyor

AKP'nin “reform” adı altında bugüne kadar çıkardığı 4 yargı paketi ile birlikte ihlaller artarken, kadına yönelik şiddet, çocuklara dönük cinsel istismar vakalarında ise bir iyileştirmeye gidilmeden daha fazla istismarın ve şiddetin önü açıldı.

Başta kadın ve çocuk olmak üzere toplumu her açıdan etkileyen politikalarını sürdüren AKP iktidarı 2019 yılından bu yana 3 ayrı  yargı paketi çıkardı.

Kamuoyunun beklentisini karşılamayan, 2019-2023 dönemini kapsayan “Yargı Reformu Stratejisi” kapsamında hazırlanan 4’üncü yargı paketi ise 7-8 Temmuz’da Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Şimdiye kadar yapılan görüşmeler tartışma konusu olurken, kadınlar ve çocuklar yine görmezden gelindi.

AKP’nin 24 Ekim 2019 tarihinde “Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun” ismiyle çıkardığı yargı paketiyle kamuoyunda büyük beklentiler oluştu. Af yasası, ceza infaz düzenlemesi, ifade özgürlüğü, Kanun Hükmünde Kararname ile (KHK) ihraç edilenlere de ilişkin düzenleme olacağı söylendi.

Ancak kamuoyunda büyük beklenti yapan ilk yargı paketi içeriği uygulanmazken, sadece avukatlara yeşil pasaport ve avukatlık sınavı düzenlemeleri yapıldı. Öte yandan Terörle Mücadele Kanunu’nda “Eleştiri sınırını aşmayan söylemler ve haber içeriklerine ceza verilemez” ibaresi eklense de binlerce kişi yaptığı haberler ya da düşüncelerinden dolayı cezaevinde tutulmaya devam ediyor.

Herkesin evlerine kapandığı pandemi sürecinde AKP, 28 Temmuz 2020 tarihinde ikinci yargı paketi hazırlıklarına girdi.  5 ayrı bölüm halinde getirilen yargı paketi 160 maddeden oluştu. Pakette, infaz ve nafaka ile ilgili düzenlemeler de yer aldı.

“Kasten öldürme, işkence, cinsel saldırı, çocuklara yönelik cinsel istismar, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşu suçların infaz indirimi kapsamında tutulacağı” her ne kadar belirtilse de, mafya liderlerinin ve istismar faillerinin önünün açılacağı çokça tartışmalara neden oldu. Kadınlar ise bu süreçte evlerinde dijital medya hesapları üzerinden ikinci yargı paketine tepki gösterdi.

Hasta ve siyasi tutsakların da paket kapsamında yer alması gerektiği defalarca belirtilse de 2 ila 4 yıl arasında hüküm giyenler, suç şekline göre 1 gün ile 1 ay arasında cezaevinde kalması ve infaz süresi suç şekline göre kısıldı. İnfazın değil, cezanın yarısı olacak şekilde düzenlemenin yapılması yine “iyi hal olmadığı” gerekçesiyle hasta tutsakları kapsamadı.

Pakette ayrıca yer alan cinsel suçlar ve kadına yönelik şiddet maddeleri ise daha fazla şiddetin önünü açmaya başladı. İkinci yargı paketi sonrasında cezaevinden izinli çıkan ya da tahliye edilen failler, katletmek istedikleri kadınların evlerine giderek ya tehdit etti ya da katletti. Muhalif partiler ve kadın örgütleri tarafından eleştirilen ve tepkiyle karşılanan yargı paketine ilişkin iktidar herhangi bir adım atmadı.

AKP’nin çıkardığı 3 yargı paketi iktidarın kendi çevresine dönük düzenlemeler olurken, 4’ncü Yargı Paketi de diğer paketlerden farklı değildi. 32 madde olarak hazırlanan 4’ncü yargı paketi 7-8 Temmuz’da Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükten kalktığı süreç ile yargı paketinin kabul edilmesiyle beraber kadın ve çocukların can güvenliğinin olmadığını gösterdi. Yargıya erişim, vergi suçları, adli kontrol sistemine ilişkin yeni düzenlemeler içeren pakette, en fazla tepki çeken maddelerden biri ise “cinsel istismar davalarında somut delil aranması” oldu.

Hukukçular tarafından tartışılan bu madde ile akıllara yine geçtiğimiz günlerde cinsel istismara maruz bırakıldıklarını sanal medya ile duyuran çocukların faillerinin yargılandığı Elmalı davasını getirdi. Yine Hayvan Hakları düzenlemesi ise hayvan hakları savunucuları tarafından tepkiyle karşılansa da, iktidar diğer çıkardığı yargı paketleri gibi kamuoyunun tepkisini görmezden geldi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu